Çarşamba, Nisan 21, 2010

Haftanın En Spekülatif Sözü



Haftanın en spekülatif sözü, Denizlispor Teknik Direktörü ; Hakan Kutlu'dan geliyor... Hakan Kutlu takımının düşmesinin neredeyse kesinleştiği şu son günlerde, kafayı sıyırmış olacak ki şu türden bir söz söylemiş ! ''Bu takım düşse de, gururuyla düşecek !..'' İyi söylemiş demi, çok kral adam yahu kendileri ! 


Futbolculuk döneminden beri sevmem Hakan Kutlu'yu... Rakibini küçük düşürmeye çalışması ve antipatik davranışları münasebetiyle bu kanıdaydım. Hoşlanmıyorum pek adamdan, ama teknik direktörlük dönemi ile birlikte biraz sempatikleşmeye başladı benim gözümde nedense. Galiba bunda saçlarını lise çağındaki bir çocuk gibi kestirmesi ve tadından yenmiyicek saflıktaki açıklamaları etkili oldu, işte bu yüzden haftanın en spekülatif sözü ondan geliyor ya ! Daha yeni, daha güzel salvolar beklediğimizi dile getirip Hakan Kutlu'ya inceden bir mesaj yolladıktan sonra postu sonlandıralım...

Dayak Cennetten Çıkmadır !



Balotelli, Materazzi'den dayak yemiş ! 


Buraya kadar bir arıza yoktu, en azından şimdiye kadar yoktu...


Ahanda arıza ; ''Balotelli mi dayaklık ?'' yoksa ''Materazzi mi dayakçı ?''... Aslına bakarsanız ikiside doğru seçenek(materazzi'de dayaklık tabi o ayrı).  


Balotelli'ye ayrı bir sempatim var, gerek anarşistliği gerek aykırı tavırları gerekse de açıksözlülüğü ile herzaman gönlümde ayrı bir yeri vardır...


Materazzi ise ; kasap, sözüne güvenilmez, artist, küfürbaz, iğrenç, sarhoş bir adam benim için. Şöyle söyleyim ; Bilica kadar bile değeri yoktur benim gözümde.


 Tarafımı açık ettiğime göre bir kaç kelam edeyim... Materazzi ipe sapa gelmeyen bir adam, kendi gençlik yıllarında yaptığı hatalara bakmıyormuş gibi gidip Balotelli'ye vurmuş kendini bilmez. 


N'apmış Balotelli ? Taraftarla kavga etmiş... Normal, yoksa değil mi ? Zamanında Materazzi'nin yok muydu böyle olayları ? Vardı elbet ! 


Haa ! vuracaksanda gidip bunu başka yerde yapıcaksın arkadaş ! Destansı bir galibiyet aldığın önemli bir maçın ardından bunu yapmazsın ! Gidersin tesislerde ve ya dışarıda kimsenin görmeyeceği yerde ne söylersen söylersin, kavga ediceksende edersin ! Millete reklam niye ediyorsun takımını Allah'ın delisi ? 

Salı, Nisan 20, 2010

ÇARŞI TFF'YE KARŞI !


Destekledik, destekleyeceğiz de ! Türk Futbolunun kirlerine inat deterjan olmaya çalışacağız  ...

Dunga'dan, Bilica'ya mesaj !



Brezilya Milli Takımının teknik direktörü Dunga, Brezilya basınına yaptığı açıklamalarda ; haftasonu oynanan Fenerbahçe - Beşiktaş maçını izlediğini açıkladı. Özellikle Fenerbahçe'li, Fabio Bilica'yı çok beğendiğini belirttiği açıklamasında, Bilica'nın bu oyunuyla milli takıma bile alınabileceğini söyledi. Açıklamasının devamında Dunga ; '' Fabio işimize yarayabilir, haftasonundaki maçta müthişti, köstebek gibi oynuyordu... Yetenekleri müthiş ''. Özellikle Bilica'nın sol ayağına hayran kaldığını vurgulayan Dunga ; '' Dünya Kupasın'da penaltılara giden maçlarda işimize yarayabilir, çok iyi kazıyor, hem bu kazma işi de nizamiymiş, ceza alınmıyormuş !.. '' diyerekten bütün ilgiyi Bilica'nın üstüne yoğunlaştırdı. 


Öte yandan edinilen bilgilere göre Manchester United, Real Madrid ve Barcelona'nın, Bilica'yı almak için birbirleriyle yarıştıkları fakat Florentino Perez etkisi ile Real'in bu transfer yarışında önde gittiği öğrenildi. Ancak Bilica'nın, Barcelona forması ile çektirdiği resimlerinin ortaya çıkması Katalanlar'ın bu işi bitirmeye daha yakın olduğu dedikodularını da ayyuka çıkardı...  

Pazar, Nisan 18, 2010

FORZA TV AÇIKLAMASI...

Hakem Hüseyin Gökçek , bugün resmen maçı katletmiştir.. Beşiktaşın

Lugano'nun pozisyonundaki penaltısı net bir şekilde verilmezken ,
penaltı pozisyonundan önce Bilica'nın penaltı noktasını eşelediği ve
kullanılmaz hale getirdiğini tüm Tükiye görmüştür.. 


Bunu hakemde görüp kırmızı kartla cezalandırılması gerekirken ve o
boşluğu profesyonelce görevlilerce düzeltilmesi gerekirken Beşiktaş’lı
Bobo'nun ısrarla topu çukur dışına çekmesine rağmen o çukura sokup
ayakları ile çimleri örtmeye çalıştığına herkes şahit olmuştur!..


Futbol kuralları usül kitapçığının 17.maddesinin c bendinin 3. fıkrasında net 

olarak şu ifade yer almakta: "bir futbolcu oyun kuralları haricinde rakip takıma dezavantaj sağlayacak şekilde 'oyun alanının, kale direklerinin, korner
bayraklarının veya topun' herhangi bir kısmında değişiklik yaparsa ve
hakem bu futbolcu...yu gerektiği anda cezalandıramamış ve futbolcunun
yaptığı değişiklik onarılmamışsa, bu futbolcunun takımı hükmen yenik
sayılır..


Yan hakemler de ayrca sürekli Beşiktaş atağa kalkarken yanlış( ? )

hataları ile Beşiktaşın pozisyonlarını kesmiştir..

Cuma, Nisan 16, 2010

BABA' yı anıyoruz...




Beşiktaş'ın Johan Cruyff'u, Hakkı Yeten'i namıdiyar Baba Hakkı'yı saygıyla anıyoruz... Yaşımız belki yeterli değil. Onun oyununu belki izleyemedik ama onun hikayeleriyle büyüdük ! Futbolun güzel ve amatör yüzü olduğunu sonradan öğrendik, efsanelerini okuyup '' vay be !!! ne büyük adammış dedik ''. Futbolda soytarılara yer olmadığını göstermişti bize, gerek hali, gerek davranışlarıyla ! (Ricardo Quaresma hayranlarına duyrulur!). 

Onun bıraktığı mirası doğru düzgün yönetemeyenlerin hala onun mezarına '' utanmadan '' gidip göstermelik çelenk bırakması ne kadar acı demi ! 

Perşembe, Nisan 15, 2010

Kavram Karmaşası ; Tehlike arz eden, ünlü olma hevesindeki yazar.




Kanaltürk'te adı lazım değil bir program var, Ak parti yardakçılığından öteye geçmeyen tartışmalar içerisinde boğulmaları ve darbe aleyhtarlığı(!) yaptıklarını es geçersek tamamen '' kof '' bir program. Bahsi geçen program gecenin 2'sinde, 3'ünde yayınlanıyor çocuklar izlemesin diye isabetli bir karar olmuş tebrik ediyorum kanal yönetimini, ama sorunları var tabiki de her programda olacağı gibi. Örneğin ; tarafsız olduğunu iddia edip ak parti sempatizanı açıklamalarıyla gözümüze batan benli abi programı yönetmekte yetersiz kalıyor ! Onun yerine Serhat Ulueren alınabilir, hatta be hatta Ziya Şengül'de programa ayrı bir renk katabilir. Hazır renkten girmişken ; Rasim Ozan Afy... pardon Kütahyalı'dan bahsedelim. Bu abi biraz garip ; programda Polat Alemdar'ı kıskandıracak cinsten tavırları ve son derece tiz sesiyle ortalığın anasını ağlatmakta. Merak ettim abiyi googledan baktım nedir, necidir, kimdir ? Yazıyosun direk Helin Avşar'ın bacak arası çıkıyor, diyorum abi yok bu beyefendi muhafazakar iktidarı savunan bir adam olamaz, ama biraz daha yakından bakınca bizim abi olduğunu anlıyosun. Adamın dediğinden bi halt anlıyosam namerdim, sözlüklere baktım yardırmışlar abiye, tam bir televizyon fenomeni haline gelmiş, bununla yetinmemiş İnternet efsanesi olmayıda başarmış bu abi. Fotoğrafınıda yapıştırdım üste, bakıp bakıp çözmeye çalışırsınız abinin içinden geçirdiği düşünceleri. Abiyi tanımıyanlar için söyliyim ; çok içten yazar haa ! Ayriyeten çok pis teoremler geliştirmiştir. En sevdiğimi cümlesi ise genelde '' senin patronun .... '' ile başlayan cümleleri. Tebrik ediyorum abimizi, hayranıyız, yanındayız, yürü be !!!

Pazartesi, Nisan 05, 2010

Haftanın En Spekülatif Sözü



Yaklaşık 1 ay sonra haftanın en spekülatif sözüyle karşınızdayım. Çok tembel, işe yaramaz, gıcık, pasaklı bir insan olmanın verdiği keyifle bu postu yazmaya başlıyorum.


Tahmin edebileceğiniz üzere ; Haftanın En Spekülatif Sözü voleybolla alakalı. Özellikle dünkü başarıdan sonra onlarla alakalı - alaka demiyelimde kıyısından köşesinden dolaşan diyelim - birşey yazmasam ayıp ederim diye düşündüm. Her neyse teferruatı bırakıp sadete gelelim. Dünkü maçın ardından Facebook ve Twitter aracılığıyla Fenerbahçe Acıbadem bayan voleybol takımının başarısını haliyle kutlama gereği duydum, tamam buraya kadar herşey normal fakat ardından Facebook üzerinden gelen yorumlar anormal derecede garip ve komikti. İşte o yorumlardan bir tanesini Haftanın En Spekülatif Sözü olarak seçtik, zaten bu kadar bahsedip seçmesek ayıp olurdu, sevinsin gariban. İşte Fenerbahçeli bir arkadaşın yorumu(sözü) ; '' Gamovic(Gamova demeye çalışıyor) ve iki arkadaşı bizim kiracımız !.. '' Aslında yorumsuz olarak verecektim ama bunla ilgili birkaç birşey yazmasam rahat duramıyacağımdan dolayı yazmaya karar verdim. Ülkenin voleybolla alakası malum, çok büyük bir başarı olmadığı sürece aklımıza bile gelmiyor. Spor bültenlerinde bile hemen hemen hiç yer almıyor. Böyle başarılar olacak ki voleybolun prestiji yükselsin, bu başarılar gelincede herkes de bir sahiplenme duygusu ortaya çıkıyor, voleybolun '' V '' sinden anlamayan adamların ağzına sakız oluyor bu güzide spor. Bu yorumu, haftanın sözü olarak seçmemdeki amaç ; voleybolla ilgimizin ne kadar olduğunu göstermekti, sanırım bunda da - üzülerek söylüyorum - ne yazık ki başarılı oldum.


He bu arada arkadaşın bu sözünün ardından haliyle Gamova'nın imzasını istedim, dayısının kirasıcıymış, umarım getirir arkadaş Gamova'nın imzalı bir fotoğrafını ..:)